46 yıldır kooperatifçilik yapıyorum. Yaşadığım sürece de yapmak istiyorum.1975 yılında kendi köyümde ilk kooperatifin kurulmasına öncülük ederek kooperatifçiliğe başladım.
Kooperatifçiliği
seçişimin nedeni, bu yolla üretici köylülere, ülkeme hizmet edebileceğimi
düşünmemdir. Ülkemizde kooperatifçiliğin altın dönemini Atatürk’le yaşadığını,
kooperatifçiliğin temellerinin Atatürk tarafından atıldığını biliyorum.
Atatürk’e duyduğum hayranlık da kooperatifçiliği seçmemde etkili oldu.
Atatürk ve
kooperatifçilik üzerine araştırmalar yaptım, yazılar yazdım, konuşmalar yaptım.
Atatürk’ün düşünceleri her zaman yolumu aydınlattı.
“Kanaatim odur ki,
muhakkak suretle birleşmede kuvvet vardır. Kooperatif yapmak, maddi ve
manevi kuvvetleri, zekâ ve maharetleri birleştirmek demektir. …Müstahsillerin
birleşmesinden şahsi menfaatlerini haleldar olacağını düşünenler tabii şikâyet
edeceklerdir.” Diyordu Atatürk 1 Şubat 1931 tarihinde İzmir Ticaret
Odasında yaptığı konuşmada.
1975 yılında Köy-Koop
Merkez Birliğinde çalışmaya başladım. Bu dönemde, başarılı kooperatifçilerle
tanışma konuşma ve ülkemizdeki kooperatif uygulamalarını görme olanağı buldum.
1977 yılında Köy-Koop
Manisa Birlik Başkanlığına seçildim. Aynı dönemde Tariş’te Bakanlık Murakıplığı
görevini de yüklendim.
Köy-Koop Manisa
Birliği Başkanlığı yaptığım dönemde, Köy-Koop Manisa Birliği abartmadan
söylüyorum, altın dönemini yaşamıştır. Köylülerimizi emsallerinin yarı fiyatına
traktör veriyorduk. Köylerde, zeytin salamura ve zeytinyağı çıkarma
tesislerimiz vardı. Salça Fabrikası sahibi olan halı dokuyup pazarlayan
kooperatiflerimiz vardı. Manisa’nın içinde, temel tüketim maddelerini öncelikle
köylü ürünlerini pazarlayan büyük bir satış mağazamız vardı. 12 Eylül bütün
demokratik kuruluşların olduğu gibi kooperatiflerin üzerinden silindir gibi
geçti.
1987 yılında Konut
Kooperatifçiliğine başladım. Kırsal Kooperatifçilikte olduğu gibi, konut
kooperatifçiliğinde de başkanlığım döneminde adeta destan yazdık. Manisa’nın
batısında sonradan adı Güzelyurt Mahallesi olan yerleşim yeriyle batıya çağdaş
bir kapı araladık. Konut Kooperatifçiliğinin bayrağını doruklarda
dalgalandırdık. Manisa’nın en güzel biçimde planlanmış yerleşimi Güzelyurt
Mahallesidir. İmar Planını ve araziye uygulanmasını Manisa Birlik olarak biz
yaptık. Ada bazında yapılaşmayı Manisa gündemine taşıdık. Ağaçları anıtları,
geniş yolları ve sosyal donatılarıyla örnek bir kent parçası oluşturduk.
Şimdi de Obasya Turizm
Geliştirme Kooperatifinin Kuruluşundan bu yana başkanlığını yapıyorum. Obasya
adı altında sürdürdüğümüz çalışma, sadece Manisa için değil, sadece bölgemiz
için değil ülkemiz için ilgi çeken beğenilen örnek bir çalışma olarak görülmeye
başlandı. 5 proje hazırladık 5’i de kabul edildi. Şimdi kabul edilen hibe desteği
verilen iki projemizin uygulanmasını yapıyoruz. Dur durak bilmeden çalışıyoruz.
Çünkü yapacak çok işimiz var ve daha da olacak biliyoruz. Yeni projelerin
hazırlıklarını yapıyoruz.
Şunu açık ve net
olarak söyleyebilirim. İsteyince, inanınca, çalışınca ve güven verince oluyor.
Atatürk’ün dediği
gibi, menfaatlerinin haleldar olacağını düşünenlerden bize karşı çıkanlar
eleştirenler oluyor. Bunu doğal karşılıyoruz. Biz işimize bakıyoruz. Bize
güvenen arkadaşlarımızla birlikte oluyoruz. Güzel projeler hazırlamak için
başarılı ekipler oluşturuyoruz. Birçok başarılı bilgili deneyimli kişinin
yolları bizim yolumuzla kesişiyor. Neden bilmem proje yapmak isteyenlerle proje
hazırlayanların yolları her zaman kesişiyor mutlaka. Obasya olarak kabul edilen
hibe almaya hak kazanan 5 projemizin 5’ini de farklı kişilerle yaptık.
Projelerin ortak yönü Başkanlığını yaptığım Obasya Turizm Geliştirme
Kooperatifi için yapılmış olmasıydı.
Bu yazımı okuyanların
içinde “kendini övüyor.” Diyenlerin olacağını biliyorum. Desinler, bizim toplum
biraz unutkan ve biraz da teşekkür özürlü bir toplum. Ancak teşekkür edenler,
yapılanların değerini bilenler yok değil, bunlar bize yetiyor.
Ben ne yaptımsa,
kooperatiflerle yaptım. Kooperatif ancak ortaklarıyla oluyor. Ortağı olmayan
kooperatif olmaz. Haktanır bilinçli ortaklarım çevremdeki arkadaşlarım,
yaptıklarımızın doğruluğunu görüp bize destek olan kurum ve kuruluşların
değerli yöneticileri olmasaydı bu başarıları sağlayamazdık biliyorum. Bana
yapılan övgüleri ve teşekkürleri aynen birlikte çalıştığım arkadaşlarıma
aktarıyorum. Biz destanları birlikte yazdık. Başarılara birlikte imza attık.
Her dönemde içinde olduğumuz her yerde kooperatifçiliğe altın dönemini
yaşattık. Bilinsin unutulmasın diye yazdım bunları.
Bize dur durak yok.
Çünkü işimiz çok. Evde kapanmıyoruz. Kurallara uyarak işimizin başında
duruyoruz çalışmaya devam ediyoruz.
Kooperatifçilik güzel
iş yeniden dünyaya gelsem yine kooperatifçi olmak isterdim…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder