Bir özlemimi dile getirmek istiyorum hemen yazımın
başında: Katınlar, siyasetin içinde olmalı, kentlerin ve ülkenin yönetimine
etkin biçimde katılmalı.
Sadece evlerin içine değil, kentin sokaklarına ve
meydanlarına kadın eli değmeli.
Tek paragraflık bir özlemin ardından, günün anlam ve
önemine ilişkin düşüncelerimi aktarmaya geçebilirim. Dünya Kadınlar Günü’nün
ilk olarak gündeme gelmesi 1800’lü yıllara rastlar. 1800’lü yıllarda bir
tekstil fabrikasında daha iyi çalışma koşulları isteyen kadın işçiler haklarını
kazanmak için mücadele etmişlerdir. Bu hak arama, daha iyi koşullarda çalışma
mücadelesi yıllarca devam etmiştir. Devam etmektedir ve edecektir.
Birleşmiş Milletler Örgütü, kadınlarda ayrımcılığı, istismarı fark etmiş ve kadın problemlerine dikkat çekmek için 8 Mart 1975’te, 8 Mart gününü Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak kabul etmiştir.
Birleşmiş Milletler Örgütü, kadınlarda ayrımcılığı, istismarı fark etmiş ve kadın problemlerine dikkat çekmek için 8 Mart 1975’te, 8 Mart gününü Dünya Emekçi Kadınlar Günü olarak kabul etmiştir.
Amaçlarına ulaşmak için çalışan kadınlar için 8 Mart
özel ve önemli bir gündür, önemine yaraşır şekilde kutlanmalıdır. Bence bugünün
anlamı ve önemi, hiçbir yaşam sıkıntısı olmayan, lüks içinde yaşayan, kadınlara
gelecek bir çiçek, bir hediye vermekle sınırlandırılamaz. Kadınlara çiçek
vermek için yüzlerce neden bulabiliriz ama 8 Mart çalışan kadınların günü bir
hak arama bir başkaldırma ve siyasete etkin biçimde katılma günü olarak
kutlanmalıdır. Atanamayan bayan öğretmenler, iş bulamayan kadınlar, çocuk
yaşta evlendirilenler, istismar edilenler mutlaka gündeme getirilmelidir.
Kadın kuluçka makinesi gibi görülmemeli, kafesler
ardına hapsedilmemeli. Kadın duyarlılığı kente ve ülke yönetimine yansıtılmalı.
Görün bak kentler nasıl daha güzel, nasıl daha yaşanası olur. Okuryazar olmayan
kadınlar için ülke düzeyinde bir seferberlik başlatılmalı kadınlarımız
okuryazar durumla getirilmeli.
Öte yandan, sadece dini nikahın yeterli görülmesi,
kumalık, berdeller, başlık paraları, dayak ve baskı, töre cinayetleri sona
erdirilmeli. Şehirlerimizde işyerlerinde cinsel tacize maruz kalan, doktor yüzü
görmediği için yaşamını yitiren kadınların sorunlarına acilen çözüm bulunmalı.
Şu evlendirme programlarının yerini kadınları eğitme
okuma yazma programları alsa. Okuma yazma öğrenenlere ödüller verilse, onlara
iş bulunsa, eğitimli kadın sayısı çoğaltılsa, ülkemizin kalkınma hızının
artacağından, çocukların daha iyi eğitileceğinden hiç kuşkunuz olmasın. Bir
ülkenin kalkınması için öncelikle kadınlarının eğitilmesi gerekir.
Kadınlarımızı erkeğinin yanında birinci sınıf yurttaş
yapan, onlara seçme ve seçilme hakkı veren, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa
Kemal Atatürk’tür. Kadınlarımız Atatürk’ü daha çok sevmeli, çocuklarına Atatürk
sevgisini öğretmeliler.
Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasında analarımız önemli
çalışmalar gerçekleştirmişlerdir. Yeri geldiğinde cephede savaşmış, yeri
geldiğinde cephe gerisinde savaşa destek olmuşlardır, Savaş ardından ülkenin
kalkınmasında da kadınlarımız, en ön saflarda yerlerini almıştır.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü kutlu olsun.