18,19,20 Kasım 2016 Tarihlerinde, Kentimizde Sürdürülebilir Yaşam Film
Festivali düzenlendi.
3 günde 24 film izledik. İzlediklerimin beni derinden etkilediğini dünyaya
bakışımı ve duruşumu pekiştirdiğini söyleyebilirim. Film Festivalinin
kentimizde düzenlenmesini sağlayan Çölyak Organik Yaşam Derneği ile Magider’in
çalışkan başkan ve yöneticilerini yürekten kutluyorum. Magider Başkanı Ayberk
Aloğlu’nu önceden tanıyordum ancak Çölyak Organik Yaşam Derneği Başkanı Sayın
Halim Şivecan’ı Çölyak’ı ve başkanlığını yaptığı derneğin
çalışmalarını film festivali nedeniyle yakından tanıma fırsatı buldum.
Dostlarımın çoğunu hep böyle güzel etkinlikler içinde tanıdım. Şivecan’da
tanımaktan mutlu olduğum kişilerden birisi oldu.
Festival süresince, önemli yönetmenlerin çektiği filmleri izledik. Keşke dedim bu filmleri daha çok kişi izleseydi. Manisalı hemşerilerim ayaklarına kadar gelmiş güzel bir fırsatı kaçırmış oldular.
Sürdürülebilir Yaşam Kolektifi öncülüğünde surdurulebiliryasam.tv ve Sürdürülebilir Yaşam için Kelebek Etkisi Derneği işbirliği ile gerçekleşen Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali her sene tekrarlanıyor. Önümüzdeki yıl kentimizde yeniden düzenlenmeli. Düzenleyici dernek sayısı çoğaltılmalı. Filmleri öğrencilerinde izlemesi sağlanmalı. Bir iki dernek değil onlarca dernek çalışmanın içinde olmalı. Her dernek en az 50 Manisalının katılımını sağlamalı. Katılım olmadan atılım olmaz, deyip duruyorum. Katılan, araştıran, soran, sorgulayan yurttaşlar olmalıyız. Edilgen değil etkin yurttaşlar olmalı etkinliklerde buluşmalıyız.
İzlediğimiz filmler dünyayı değiştirir mi bilemem ama izleyenleri düşündürüp değiştiriyor. Filmler arasında katı atıkların yeniden kazanımına ilişkin filmler vardı. Kentleşmeye ilişkin filmler vardı. Doğa sevgisine ilişkin filmler vardı. Kooperatifçiliği, birlikteliği, dayanışmayı, güzel örneklerle öne çıkaran filmler vardı. Kooperatifçiliği anlatan bir filmin ardından benim bir konuşma yapmam istendi. Severek, keyifle yapacağım işlerin başında kooperatifçilik üzerine konuşmak geliyor. İzlediğim filmde, bir alanın kooperatifler eliyle ağaçlandırılması, yöre halkının yaşam düzeyinin iyileştirilmesi anlatılıyordu. Filmin ortalarına doğru bir helikopter görüntüsü düştü perdeye, helikopter kooperatifin ağaçlandırma alanına indi, helikopterden, ABD’nin o dönemdeki başkanı Bill Clinton çıktı, kooperatif yöneticileri karşıladı başkanı, araziyi dolaştılar birlikte çalışmalar hakkında bilgi verdiler başkana. Bu sahneden etkilendiğimi söyledim konuşmamda. Bizim de kooperatifçiliği destekleyen bir önderimiz, bir devlet adamımız vardı dedim. Dünya’da Atatürk’ten başka, kooperatif kuran, kurduğu kooperatifin bir numaralı üyesi olan, kooperatifleri destekleyen bir başka lider olmadı dedim , Atatürk’ün yaptığı güzel kooperatif tanımını aktardım., Atatürk: "Kanaatim odur ki, muhakkak suretle birleşmede kuvvet vardır. Kooperatif yapmak, maddi ve manevi kuvvetleri, zeka ve maharetleri birleştirmektir. Yoksa bir zayıf ile bir kuvvetlinin birleşmesinden bahsetmiyorum. Birleşmenin böylesi zayıf olanın kuvvetliye esir olması demektir. Ege İktisat Mıntıkasındaki bütün insanların hâsılalarını ve gayretlerini birleştirmesi muhakkak feyizli neticeler verecektir. Türkiye'nin say, hayat ve mevcudiyetini mütalaa edince birleşmeden mütevellit fayda ve menfaatlerin çok büyük olacağı kanaatine varacağınızdan şüphe etmiyorum. Müstahsillerin birleşmesinden şahsi menfaatlerinin haleldar olacağını düşünenler tabii şikâyet edeceklerdir.” diyordu. Keşke, ülkeyi yönetenler, barış, kardeşlik ve dayanışmayı güçlendiren, demokrasi okulu olma özelliği taşıyan kooperatifleri Atatürk gibi destekleseler. Keşke tüm uygar ve gelişmiş ülkelerde olduğu gibi bizim ülkemizde de kooperatifiler çoğalıp etkinleşse…
Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali, Sürdürülebilir Yaşam Kolektifi’nin “Siz de Yapabilirsiniz!” çağrısına kulak veren aktivist ve STK’larla işbirliği yaparak Adana, Ankara, Antalya, Artvin, Balıkesir, Bayındır, Bodrum, Bursa, Diyarbakır, Düzce, Eskişehir, Fethiye, Güzelbahçe, İstanbul, İzmir, Kartal, Kayseri, Konya, Manisa, Mersin’de gerçekleştirildi. Emeği geçenleri kutluyorum. Festivalin seneye kentimizde tekrarlanmasını diliyorum. Ve hemşehrilerime bu güzel filmleri mutlaka izleyin, gelecek yıl bu yıl olduğu gibi kaçırmayın diyorum.
Festival süresince, önemli yönetmenlerin çektiği filmleri izledik. Keşke dedim bu filmleri daha çok kişi izleseydi. Manisalı hemşerilerim ayaklarına kadar gelmiş güzel bir fırsatı kaçırmış oldular.
Sürdürülebilir Yaşam Kolektifi öncülüğünde surdurulebiliryasam.tv ve Sürdürülebilir Yaşam için Kelebek Etkisi Derneği işbirliği ile gerçekleşen Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali her sene tekrarlanıyor. Önümüzdeki yıl kentimizde yeniden düzenlenmeli. Düzenleyici dernek sayısı çoğaltılmalı. Filmleri öğrencilerinde izlemesi sağlanmalı. Bir iki dernek değil onlarca dernek çalışmanın içinde olmalı. Her dernek en az 50 Manisalının katılımını sağlamalı. Katılım olmadan atılım olmaz, deyip duruyorum. Katılan, araştıran, soran, sorgulayan yurttaşlar olmalıyız. Edilgen değil etkin yurttaşlar olmalı etkinliklerde buluşmalıyız.
İzlediğimiz filmler dünyayı değiştirir mi bilemem ama izleyenleri düşündürüp değiştiriyor. Filmler arasında katı atıkların yeniden kazanımına ilişkin filmler vardı. Kentleşmeye ilişkin filmler vardı. Doğa sevgisine ilişkin filmler vardı. Kooperatifçiliği, birlikteliği, dayanışmayı, güzel örneklerle öne çıkaran filmler vardı. Kooperatifçiliği anlatan bir filmin ardından benim bir konuşma yapmam istendi. Severek, keyifle yapacağım işlerin başında kooperatifçilik üzerine konuşmak geliyor. İzlediğim filmde, bir alanın kooperatifler eliyle ağaçlandırılması, yöre halkının yaşam düzeyinin iyileştirilmesi anlatılıyordu. Filmin ortalarına doğru bir helikopter görüntüsü düştü perdeye, helikopter kooperatifin ağaçlandırma alanına indi, helikopterden, ABD’nin o dönemdeki başkanı Bill Clinton çıktı, kooperatif yöneticileri karşıladı başkanı, araziyi dolaştılar birlikte çalışmalar hakkında bilgi verdiler başkana. Bu sahneden etkilendiğimi söyledim konuşmamda. Bizim de kooperatifçiliği destekleyen bir önderimiz, bir devlet adamımız vardı dedim. Dünya’da Atatürk’ten başka, kooperatif kuran, kurduğu kooperatifin bir numaralı üyesi olan, kooperatifleri destekleyen bir başka lider olmadı dedim , Atatürk’ün yaptığı güzel kooperatif tanımını aktardım., Atatürk: "Kanaatim odur ki, muhakkak suretle birleşmede kuvvet vardır. Kooperatif yapmak, maddi ve manevi kuvvetleri, zeka ve maharetleri birleştirmektir. Yoksa bir zayıf ile bir kuvvetlinin birleşmesinden bahsetmiyorum. Birleşmenin böylesi zayıf olanın kuvvetliye esir olması demektir. Ege İktisat Mıntıkasındaki bütün insanların hâsılalarını ve gayretlerini birleştirmesi muhakkak feyizli neticeler verecektir. Türkiye'nin say, hayat ve mevcudiyetini mütalaa edince birleşmeden mütevellit fayda ve menfaatlerin çok büyük olacağı kanaatine varacağınızdan şüphe etmiyorum. Müstahsillerin birleşmesinden şahsi menfaatlerinin haleldar olacağını düşünenler tabii şikâyet edeceklerdir.” diyordu. Keşke, ülkeyi yönetenler, barış, kardeşlik ve dayanışmayı güçlendiren, demokrasi okulu olma özelliği taşıyan kooperatifleri Atatürk gibi destekleseler. Keşke tüm uygar ve gelişmiş ülkelerde olduğu gibi bizim ülkemizde de kooperatifiler çoğalıp etkinleşse…
Sürdürülebilir Yaşam Film Festivali, Sürdürülebilir Yaşam Kolektifi’nin “Siz de Yapabilirsiniz!” çağrısına kulak veren aktivist ve STK’larla işbirliği yaparak Adana, Ankara, Antalya, Artvin, Balıkesir, Bayındır, Bodrum, Bursa, Diyarbakır, Düzce, Eskişehir, Fethiye, Güzelbahçe, İstanbul, İzmir, Kartal, Kayseri, Konya, Manisa, Mersin’de gerçekleştirildi. Emeği geçenleri kutluyorum. Festivalin seneye kentimizde tekrarlanmasını diliyorum. Ve hemşehrilerime bu güzel filmleri mutlaka izleyin, gelecek yıl bu yıl olduğu gibi kaçırmayın diyorum.