Ne yazmalıyım diye düşünürken, önce Kudüs üzerine yazayım dedim. Sonra,
yazacak çok şeyin olmadığını gördüm. Birkaç cümle yazabilirim sadece.
Kudüs dünyanın hoşgörü ve barış merkezi olmalı. Farklı inançların ve
kültürlerin bir arada insan olma temelinde barış kardeşlik ve hoşgörü içinde
yaşayabileceklerini Kudüs’te göstermeliler. Savaş baronları ve çığırtkanları
Kudüs’ten elini çekmeli. Benim dileğim bu. Bu güzel dilek tüm insanlığın dileği
olarak dile getirilmeli. Her konuda olduğu gibi Kudüs konusunda da olumlu
düşünmek gerek.
Bilinçaltınızı olumlu bir yapıya kavuşturmanın yolu, öncelikle konuşmalarınızın içinde bulunan, olumsuzluk taşıyan küçük büyük tüm ifadeleri ayıklamaktır.
Konuşmalarımızdaki kullandığımız olumsuz sözcükler ve bu sırada aklımızdan geçen olumsuz düşünceler tek başlarına zararsız bile görünseler, bir zaman sonra bilinçaltımızda son derece zararlı etkilere yol açıyorlar. Bu sözcükleri kullanırken geriliyoruz. Olumsuz tutum alarak saldırganlaşıyoruz.
Siz değişirken, çevrenizde üzülmek için fırsat kollayan devamlı üzülen, olumsuz insanların bu huylarını değiştirmeye uğraşın. Bir insan nasıl düşünürse öyle yaşar. Üzüntü, sağlıksız ve yıkıcı bir zihinsel alışkanlık, bir hastalıktır. Üzüntü parça parça yok edilir. Bunun için önce küçük şeylere üzülmeyi bırakınız. Konuşmalarınızdan üzüntü ve korku belirten kelimeleri çıkarınız. “Ben yapamam” cümlesi bir hastalık belirtisidir. Daima ben başarırım, ben yaparım deyin. Günde 20 kez ben yaparım, ben başarırım diye tekrarlayın. İleride otomatik olarak böyle düşünmeye başlayacaksınız. “Yapamam” demeyin. Eğer sürekli olarak yokları düşünürseniz varlara ulaşamazsınız. Eğer gerçekçiyim diye övünüyorsanız ve gerçekçiliğiniz sizi karamsar yapıyorsa siz gerçekçi değil karamsarsınız. Mutlu olmanın mümkün olabileceğini düşünün. Coşkulu yaşayın. Dinlediğiniz iç karartan şarkıları değiştirin. Çevrenizdeki olumsuz insanlardan uzaklaşın.
İşin başlangıcı kendinizle barışık olmaktır. Hiçbir şeye canınızı sıkmayın. Bir sandalyeye dik olarak oturun. Rüzgarın hızla estiğini düşünün. Bütün olumsuz duygularınızı tek tek rüzgara bırakın ve rüzgarın alıp gittiğini düşünün. İsterseniz olumsuz düşüncelerini dipsiz bir kuyuya ya da hızla akan bir nehre atabilirsiniz…
En azından 15 dakika boyunca içinizdeki nehre yoğunlaşınız. Bütün kötü olumsuz duyguları korkuları içinizdeki nehre atıp akıp gitmesini sağlayınız. Bedensel olarak duyduğunuz duyumlar nehirden akıp gitsin Düşüncelerin gelip yanınızdan adeta bir tren gibi geçmesine yardımcı olun. Mümkünse hiç bir şey düşünmeyin. Hiçbir şeye karşı koymayın. Bütün kötü düşünceler sizi yalayıp gitsin. Akan suya baraj olmayın. Yollayın gitsin, aksın gönlünce. Duran su kokar, hastalık yapar. Bentleri kaldırın.
Bunu günün her anı yapmaya gayret ediniz. Kendinize karşı durmayın. Bunları yaparken uyuklamayın vücudunuzu bilinçli şekilde hissedin. Ben size meditasyon yapmanızı da öneririm. Araştırın öğrenin ve günde iki kez 15-20 dakika meditasyon yapın.
Vücudunuz sizin mutlu ve huzurlu yaşadığınız evinizdir. Evinizi çöp eve dönüştürmeyin. Olumlu işler başarmak mutlu yaşamak istiyorsanız, olumlu düşünmeyi öğrenin. Olumlu düşünürseniz ömrünüz uzar, sevenleriniz çoğalır mutlu olursunuz…