YUNUS EMRE
Mustafa Pala
Anadolu’da yetişmiş halk ozanlarının tartışmasız öncüsü ve
en sevileni kimdir diye sorsalar, düşünmede Yunus Emre diye yanıtlarım. Bu
sözümü doğru bulacakların da çok olacağını düşünürüm. Türk dilini en iyi
kullanan ozan da Yunus Emre’dir. Sevgiyi
öne çıkaran da Yunus Emre’dir.
Şiirleri ve ilahileri yüzyıllardır dilden dile aktarılıyor.
Dizeleri atasözü gibi kullanılıyor. Bir sokağa, bir caddeye, bir yapıya hatta
bir ilçeye adı verildiğinde genel kabul görüyor, “bu da nereden çıktı, ne
alaka” diyen olmuyor.
Herkesin sevdiği, şiirlerini bildiği, Anadolu kültürünün
oluşumuna büyük katkılar yapmış,
sevgiyle anılır olmuş adı ve anısı insan soyu sürdükçe yaşayacak olan
bir gönül adamıdır Yunus Emre.
Nerede ne zaman doğduysa doğdu O Anadolu insanının gönlünde
taht kurdu. Hayatıyla ilgili farklı
kaynaklarda farklı bilgiler var. Farklılık bilinmediğinden değil, herkes
tarafından çok sevilip, sahip çıkıldığından. Herkes Yunus Emre’yi kendine yakın
görmek, kendiyle, yaşadığı çevreyle bağ
kurmak istediğinden farklılıklar çıkıyor karşımıza. Anadolu’ya gelen Türk boylarından birine bağlı
olup, 1238 dolaylarında doğduğunu söyleyenler var. Batı Anadolu’nun birkaç yöresinde “Yunus Emre”
adını taşıyan ve onunla ilgili görüldüğünden “makam” adı verilen yer vardır.
“Bir garip öldü diyeler/ Üç gün sonra duyalar/ Soğuk su ile yuğalar / Şöyle garip bencileyin /
diyen Yunus, belki de doğduğu ve yaşadığı topraklardan çok uzaklarda bu
dünyadan göçüp gittiğini anlatmak istemektedir. Dediğim gibi, nerede doğduysa doğdu, nerede
öldüyse öldü O Anadolu insanının gönlünde taht kurdu. Adı ve anısı gönlümüzde
yaşadığına göre gerisi önemli değil bence.
Türkiye’nin pek çok yerinde Kula’nın Emre Köyü’nde olduğu
gibi Yunus Emre’nin mezarı olduğu iddia edilen pek çok mezar ve türbe bulunmaktadır.
Bu durumu Yunus Emre’nin ne kadar çok sevildiğinin somut bir kanıtı olarak
görmek ve değerlendirmek gerekir.
Konuşmasıyla giyimiyle kuşamıyla,
yaşam tarzıyla halktan biri olan Yunus Emre, halkın değer, duygu ve düşüncelerini
dile getiriyor şiirlerinde. Yunus
Emre’nin şiirlerinde ahlak, hikmet, din, aşk gibi konuların hemen hepsi anlaşılır
biçimde söyleniyor, anlaşıldığı için de seviliyor.
Yunus Emre’nin söyledikleri, söylendiği zamanda olduğu gibi
şimdi de önemini anlamını koruyor bilelim ki, gelecekte de koruyacaktır. Bir
gönül adamı olan Yunus Emre, “gönül kırmamak” konusunu önemseyip öne çıkarıyor.
Yunus’un öne çıkaran bir başka önemli
özelliği de, şiirlerinde işlediği konuları ve telkinleri bizzat kendi hayatında
uygulamasıdır. Yunus, talkım verip salkım yutmuyor.
Yaşamımın 35 yılını kooperatifçiliğe adadım. Kooperatifçilik düşünmeyi, düşündüğünü
paylaşmayı bildiklerini anlatmayı, konuşmayı,
tartışmayı gerektiriyor. Bende yıllardır genel kurullarda fırsat bulduğum
her yerde konuşuyorum. Yunus’un, Gelin
tanış olalım/ İşi kolay kılalım/ Sevelim sevilelim/ Dünya kimseye kalmaz. Dizelerini gördüğümde, yıllardır uzun uzun anlatmaya çalıştığım bu
işte demekten kendimi alamadım. İşte bu, saatlerce konuşup, anlatmaya
çalıştığımızı Yunus bir dörtlükte özetleyivermiş. Şimdi uygun gördüğüm yerlere
Yunus’un bu dörtlüğünü yazıyorum: “Gelin tanış olalım/ İşi kolay kılalım/ Sevelim
sevilelim/ Dünya kimseye kalmaz.”
Sabır, sevgi, kanaat, hoşgörü, cömertlik, iyilik gibi değerleri
benimseyip özümseyen Yunus’un şiirleri sevgi pınarı gibi akıyor gönül
penceresinden. Türkçenin en güzel ve en
güçlü özelliklerini kullanıyor Yunus Türkistan ve Anadolu Türkleri arasında çok
yayılan tasavvufun Türk şairleri arasında iki büyük sözcüsünden birisi Türkistan’da
Ahmet Yesevi, Anadolu’da da Yunus Emre’dir.
Bu nedenle bu büyük insanların adları büyük eserlere verilmelidir. Adları ve anıları yaşatılmalıdır.
Kuruluşuna öncülük ettiğim yıllardır gelişmesi için
çalıştığım Yeni Manisa şimdi Yunus Emre ilçesinin merkezi oluyor.
Yunus Emre ilçesinde ilk Yunus Emre anıtını ilk Yunus Emre Bilge Evini
yapmış olmaktan büyük mutluluk duyuyorum.
Yunus Emre ilçesinde Yunus Emre’nin özünde sevgi ve hoşgörü olan
felsefesini öne çıkarmak yaşam biçimine dönüştürmek için çalışmalıyız. Öyle de
yapacağız. Manisa’da her yıl Yunus Emre
Sempozyumu düzenlenmeli, Yunus Emre adına etkinlikler yapılmalı. Manisa’da Yunus Emre şiir ödülü verilse ne güzel olur
değil mi? Manisa’da dün Manisa
Tarzanı’mızı öne çıkarmaya çalışıyorduk, şimdi Tarzan’la birlikte Yunus Emre’yi
de öne çıkaracağız. Yunus Emre için de anma ve şiir günleri düzenleyeceğiz.
İçimizdeki şiir pınarı belki de Yunus Emre ile yeniden canlanır…
Derviş Yunus Emre’nin
tasavvuf anlayışında dervişlik olgunluktur. Derviş yüreğinde sevgi başında
sarık gibi kullandığı kefeniyle dolaşır. Derviş nefsini yenendir. Kavgayı unutup
gömen, sevgiyi büyütendir. Yüreğinde kin
ve nefrete yer ayırmayan, yüreğini sevgiyle doldurandır. Dervişlikte gösteriş yok, içtenlik
vardır. Dervişlik olgunluktur. Dervişlik şekilciliğe karşı durmaktır.
Dervişlik sadeliktir. Dervişlik tatlı söz, güler yüzdür. O zaman Yunus gibi dervişler çoğalmalı ki, Dünya’da
barış kardeşlik ve dayanışma güçlensin.
Yunus’un söyledikleri evrenseldir. Yunus’un söyledikleri tüm
zamanlar için geçerlidir. Yunus’un söylediklerinde korku yerine sevgi
vardır. Bu anlamda Mevlana’nın bir
benzeridir. O’nun Mevlana kadar çok tanınmayışı ise, bir yandan kullandığı dil
olan Türkçe’nin Batı’da Farsça kadar bilinmemesinden ve aydınlarımız Yunus’a
yeterince sahip çıkmamasındandır.
Yunus’un eyleminde de söyleminde de sevgi vardır. Yunus Emre’ye göre insanlar, din, mezhep,
ırk, millet, renk, mevki, sınıf farkı gözetilmeksizin sevilmeyi hak
etmektedirler. Mademki insanoğlu ruh yönüyle Allah’tan gelmektedir; öyleyse
insanlar hiçbir şekilde birbirlerinden bu anlamda ayrılamaz, ayrı tutulamazlar.
Yunus Emre’yi hem Türk şiirinin kurucusu, hem de ulusal
birliğin harcı olarak görüp değerlendirmeliyiz. Yunus Emre, kelimenin tam anlamıyla Nasrettin
Hoca, Köroğlu, Dadaloğlu veya Karacaoğlan gibi Anadolu insanıdır.
Yunus Emre’yi yazdım çünkü Yunus Emre’nin sevgi felsefesine
sadece bizim değil tüm Dünya’nın ihtiyacı var. Yunus Emre’yi yazdım çünkü Yunus
Emre ilçesinde oturuyorum. Bundan böyle Yunus Emre İlçesinde Yunus Emre adını
daha çok duymaktan, daha çok duyurmaktan, Yunus Emre etkinliklerinin
katılımcısı olmaktan katkı yapmaktan büyük mutluluk duyacağım.
Yunus Emre gibi yüreği sevgiyle dolu insanlar ölmezler. Yarınlara
kalırlar. Yunus Emre’nin sevgi dolu yüreğinden dökülen şiirler önümüzü
aydınlattıkça barış kardeşlik ve sevgi de büyür.
Yunus Emre ilçemiz Manisa’mıza hayırlı uğurlu olsun…Yunus Emre’yi özünde sevgi olan felsefesiyle yaşatalım…