3 Temmuz 2021 Dünya Kooperatifçilik günü. Ben Kooperatifçilik gününü 2 Temmuz 2021 Cuma günü Radyo Hiraş’ta yaptığımız Manisa’da Yaşam Programında bir gün erken kutlayacağım. Manisa’da Yaşam Programında, Kooperatifçiliği konuşacağız. Rifat Emin Uygur dostumla yaptığımız programda konuğumuz Obasya olarak uygulamasına geçtiğimiz Kültür Sınır Tanımaz Projemizi yazan ve projenin koordinatörlüğünü yapan Oya Yavaş olacak. 29 Haziran’da tanıtım toplantısını yaptığımız Kültür Sınır Tanımaz adlı projemizi ve kooperatifçiliği konuşacağız.
Herkes sevdiği işi yapmalı. Benim sevdiğim keyifle
yaptığım iş kooperatifçilik. Dile kolay 46 yıldır Manisa’da kooperatifçilik
yapıyorum. Yaşadığım sürece de yapmak istiyorum.
1975 yılında kendi köyümde ilk kooperatifin kurulmasına öncülük ederek
kooperatifçiliğe başladım. Kooperatifçiliği seçişimin nedeni, bu yolla üretici
köylülere, ülkeme hizmet edebileceğimi düşünmemdir. Ülkemizde kooperatifçiliğin
altın dönemini Atatürk’le yaşadığını, kooperatifçiliğin temellerinin Atatürk
tarafından atıldığını biliyorum. Atatürk’e duyduğum hayranlık da
kooperatifçiliği seçmemde etkili oldu.
Atatürk ve kooperatifçilik üzerine araştırmalar yaptım,
yazılar yazdım, konuşmalar yaptım. Atatürk’ün düşünceleri her zaman yolumu
aydınlattı.
“Kanaatim odur ki, muhakkak suretle birleşmede kuvvet
vardır. Kooperatif yapmak, maddi ve manevi kuvvetleri, zekâ ve maharetleri
birleştirmek demektir. …Müstahsillerin birleşmesinden şahsi menfaatlerini
haleldar olacağını düşünenler tabii şikâyet edeceklerdir.” Diyordu Atatürk
1 Şubat 1931 tarihinde İzmir Ticaret Odasında yaptığı konuşmada.
1975 yılında Köy-Koop Merkez Birliğinde çalışmaya
başladım. Bu dönemde, başarılı kooperatifçilerle tanışma konuşma ve ülkemizdeki
kooperatif uygulamalarını görme olanağı buldum.
1977 yılında Köy-Koop Manisa Birlik Başkanlığına
seçildim. Aynı dönemde Tariş’te Bakanlık Murakıplığı görevini de yüklendim.
Köy-Koop Manisa Birliği Başkanlığı yaptığım dönemde,
Köy-Koop Manisa Birliği abartmadan söylüyorum, altın dönemini yaşamıştır.
Köylülerimizi emsallerinin yarı fiyatına traktör veriyorduk. Köylerde, zeytin
salamura ve zeytinyağı çıkarma tesislerimiz vardı. Salça Fabrikası sahibi olan
halı dokuyup pazarlayan kooperatiflerimiz vardı. Manisa’nın içinde, temel
tüketim maddelerini öncelikle köylü ürünlerini pazarlayan büyük bir satış
mağazamız vardı. 12 Eylül bütün demokratik kuruluşların olduğu gibi kooperatiflerin
üzerinden de silindir gibi geçti.
1987 yılında Konut Kooperatifçiliğine başladım. Kırsal
Kooperatifçilikte olduğu gibi, konut kooperatifçiliğinde de başkanlığım
döneminde adeta destan yazdık. Manisa’nın batısında sonradan adı Güzelyurt
Mahallesi olan yerleşim yeriyle batıya çağdaş bir kapı araladık. Konut
Kooperatifçiliğinin bayrağını doruklarda dalgalandırdık. Manisa’nın en güzel
biçimde planlanmış yerleşimi Güzelyurt Mahallesidir. İmar Planını ve araziye
uygulanmasını Manisa Birlik olarak biz yaptık. Ada bazında yapılaşmayı Manisa
gündemine taşıdık. Ağaçları anıtları, geniş yolları ve sosyal donatılarıyla
örnek bir kent parçası oluşturduk.
Şimdi de Obasya Turizm Geliştirme Kooperatifinin
Kuruluşundan bu yana başkanlığını yapıyorum. Obasya adı altında sürdürdüğümüz
çalışma, sadece Manisa için değil, sadece bölgemiz için değil ülkemiz için ilgi
çeken beğenilen örnek bir çalışma olarak görülmeye başlandı. Obasya olarak,
farklı kişilerle 5 proje hazırladık 5’i de kabul edildi. Şimdi kabul edilen
hibe desteği verilen iki projemizin uygulanmasını yapıyoruz. Dur durak bilmeden
çalışıyoruz. Çünkü yapacak çok işimiz var ve daha da olacak biliyoruz. Yeni
projelerin hazırlıklarını yapıyoruz.
Şunu açık ve net olarak söyleyebilirim. İsteyince,
inanınca, çalışınca ve güven verince oluyor.
Atatürk’ün dediği gibi, menfaatlerinin haleldar
olacağını düşünenlerden bize karşı çıkanlar eleştirenler oluyor. Bunu doğal
karşılıyoruz. Biz işimize bakıyoruz. Bize güvenen arkadaşlarımızla birlikte
oluyoruz. Güzel projeler hazırlamak için başarılı ekipler oluşturuyoruz. Birçok
başarılı bilgili deneyimli kişinin yolları bizim yolumuzla kesişiyor. Neden
bilmem proje yapmak isteyenlerle proje hazırlayanların yolları her zaman
kesişiyor mutlaka. Obasya olarak kabul edilen hibe almaya hak kazanan 5
projemizin 5’ini de farklı kişilerle yaptık. Projelerin ortak yönü Başkanlığını
yaptığım Obasya Turizm Geliştirme Kooperatifi için yapılmış olmasıydı.
Bu yazımı okuyanların içinde “kendini övüyor.”
diyenlerin olacağını biliyorum. Desinler, bizim toplum biraz unutkan ve biraz
da teşekkür özürlü bir toplum. Ancak teşekkür edenler, yapılanların değerini
bilenler yok değil, bunlar bize yetiyor.
Ben ne yaptımsa, kooperatiflerle yaptım. Kooperatif
ancak ortaklarıyla oluyor. Ortağı olmayan kooperatif olmaz. Haktanır bilinçli
ortaklarım çevremdeki arkadaşlarım, yaptıklarımızın doğruluğunu görüp bize
destek olan kurum ve kuruluşların değerli yöneticileri olmasaydı bu başarıları
sağlayamazdık biliyorum. Bana yapılan övgüleri ve teşekkürleri aynen birlikte
çalıştığım arkadaşlarıma aktarıyorum. Biz destanları birlikte yazdık.
Başarılara birlikte imza attık. Her dönemde içinde olduğumuz her yerde
kooperatifçiliğe altın dönemini yaşattık. Bilinsin unutulmasın diye yazdım
bunları.
Bize dur durak yok. Çünkü işimiz çok. Evde
kapanmıyoruz. Kurallara uyarak işimizin başında duruyoruz çalışmaya devam
ediyoruz.
Kooperatifçilik güzel iş yeniden dünyaya gelsem yine
kooperatifçi olmak isterdim…
Dünya Kooperatifçilik günümüz kutlu olsun…